Karbon salımı anlamında rol model olacak tesisler arasında yer alacağız
Günümüzde dünyanın enerji ihtiyacının büyük bir bölümü, çevreye oldukça olumsuz etkileri olan fosil yakıtlardan sağlanıyor. Fosil yakıtların kullanımının yol açtığı zararlı gazlar küresel ısınma, iklim değişikliği, hava kirliliği ve sera etkisi gibi çevre sorunlarını ortaya çıkarıyor. Ayrıca fosil yakıt rezervlerinin bir sınırı olup, artan enerji talebi ile birlikte bu rezervler hızla azalıyor. Bu yüzden de alternatif enerji kaynağı arayışları giderek daha büyük önem kazanıyor.
5 Haziran Dünya Çevre Günü dolayısıyla dünyadaki teknolojik gelişmeler ve iklim değişikliği çerçevesinde enerji çözümlerine dair açıklamalarda bulunan Aspilsan Enerji Genel Müdürü Ferhat Özsoy şunları söyledi: “Sürdürülebilir bir dünya ve gelecek nesiller için çevreyi korumak, doğal kaynakların özenli ve dikkatli şekilde kullanımı günümüzde herkesin başlıca sorumlulukları arasında yer almaktadır. AB’nin kilometre taşı hedefleri arasında, sanayi ve enerji firmalarının da dahil edilerek karbon salınımının 2030 yılında yüzde 55 seviyesine çekilmesi, 2050 yılında ise sıfır-karbon ekonomiye geçmek yer almaktadır. Bu doğrultuda ülkemizde Paris İklim Anlaşması’nı imzalamıştır. Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı’nın bir kuruluşu olan Aspilsan Enerji olarak kurulduğumuz tarihten bugüne kadar çalışmalarımızı ülkemizin teknoloji ve yenilenebilir enerji hedeflerine ulaşabilmesini sağlamak adına yürütüyoruz. 2050 yılı karbonsuz iklim hedefleri konusunda taahhüt veren Avrupa’daki firma/üniversite/araştırma enstitülerinin bulunduğu European Clean Hydrogen Alliance’in üyesi olarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
GES Projemiz ile Elektriğimizi Yeşil Enerjiden Karşılayacağız
Aspilsan Enerji olarak çok yakında seri üretime geçecek olan Mimarsinan Organize Sanayi Bölgesi’ndeki Avrupa’nın ve Türkiye’nin ilk silindirik lityum iyon pil fabrikamız son derece ileri teknoloji ile donatılmış bir tesistir. Tesisimizdeki önemli farklılıklarımızdan biri çatımızın üzerine Güneş Enerji Santrali kurulacak olmasıdır.
Çatı üzerine kurulacak olan Güneş Enerji Santralimizin toplam kapasitesi 1 MW olacaktır. Yıllık ortalama 1712 MWh üretim yapması planlanan GES projemiz ile 842 ton karbon salınımının önüne geçilecektir. Tesis kurulu gücümüz ile karşılaştırıldığında elektrik tüketimimizin 8’de 1’ini güneş enerjisinden sağlayacağız. Böylece yakın gelecekte ise ihtiyacımız olan elektriğin kalan kısmını da Yeşil Enerji Havuzu’ndan tedarik ederek, tüketiminin tamamını yeşil enerjiden karşılayan bir tesis haline geleceğiz.
Ayrıca elektrik kullanımımızın yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlandığını, uluslararası geçerliliğe sahip, şeffaf ve takip edilebilir Yeşil Enerji Sertifikası alarak belgeleyeceğiz. Böylece karbon salımı anlamında rol model olacak tesisler arasında yer alacağız.
Küresel Isınmanın Çözümü Olarak Pil Üretimi ve Enerji Depolamada Türkiye’nin Firması Aspilsan Enerji
ASPİLSAN Enerjiyi farklı kılan önemli kriterlerden biri platform üreticilerine istedikleri özelliklerde bataryalar tasarlayıp üretmesidir. Standart bataryaların üretiminin yanı sıra özel tasarlanmış ürünlerimiz ile bugüne kadar başta kamu kuruluşları olmak üzere pek çok sektöre çözüm alternatifleri geliştirdik. Enerjinin kritik olduğu karakol, veri merkezi, İHA kontrol merkezi gibi yerlere yönelik de Enerji Depolama Sistem çözümlerimizi sahalara konumlandırmaya başladık. Bu sistemlerde üzerinde durduğumuz özelikler ise yenilenebilir enerji (Güneş, Rüzgâr vb.) kaynaklarından üretim yapmak ve UPS gibi hiçbir cihazın enerji kesintisinden zarar görmeden, görevini aksatmadan işlevini sürdürecek bir sistemin kurulmasıdır.
Enerji talebindeki hızlı artışın karşılanması için yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilen enerjinin verimli bir şekilde depolanması ve ihtiyacı karşılayacak en uygun dönüşümlerin geliştirilmesi adına ülkemizde yerli ve milli batarya ve enerji depolama sistemleri (EDS) geliştirilmesi için kararlılıkla çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Temiz Enerjinin Geleceği İçin Önemli İki Ürün
ASPİLSAN Enerji olarak İstanbul Ar-Ge Merkezimizde de öncelikle kendi içinde bir hidrojen ekosistemi demosu oluşturmuş olup, ülkemizdeki yeşil hidrojen dönüşümüne çözümler sunabilmek içinde çalışmalarımız devam etmektedir.
Günümüzde hidrojen alternatif yakıtlar arasında önemli avantajları ile öne çıkmaktadır. Hidrojen; amonyak/gübre, petrokimya/rafineri, cam gibi sanayi sektörlerinde, uzay ve savunma sistemlerinde kapsamlı bir şekilde kullanılmaktadır. Biz de İstanbul Ar-Ge Merkezimizde, yüksek saflıkta (%99,999) hidrojen ve oksijen elde etmenin mümkün olması ve endüstriyel olarak kendini kanıtlamış bir sistem olması nedeniyle PEM tipindeki elektrolizörlerin geliştirilmesini hedefliyoruz.
Yeşil hidrojen ekosisteminin tüketim bölümünde ise, yakıt pilleri bulunmaktadır. Geleneksel enerji üretim sistemleri, yakıt içindeki kimyasal enerjiyi elektrik enerjisine dönüştürmek için birçok ara işleme ihtiyaç duyar ve her işlem sonucunda verimlilikleri düşer. Yakıt pillerini geleneksel pillerden ayıran en belirgin özellik, şarj edilmelerine gerek olmadan, yakıt beslenmeye devam edildiği sürece sürekli olarak enerji üretebilmeleridir. İHA, forklift, otomobil, kamyon, otobüs gibi araçlar ile yerleşik, taşınabilir, dağıtık ve acil durum güç üretim sistemleri/prototipleri mevcuttur. Bu önemli iki ürün ile temiz enerjinin geleceğine katkı sağlamak için çalışmalarımız hız kesmeden sürmektedir.
