Header Reklam
Header Reklam

IEEFA COP29’da, Yenilenebilir Enerjiye Yönelik Banka Kredilerinin Teşviği için Net Bir Politika Belirlenmesi Gereğine Dikkat Çekti

08 Kasım 2024
IEEFA COP29’da, Yenilenebilir Enerjiye Yönelik Banka Kredilerinin Teşviği için Net Bir Politika Belirlenmesi Gereğine Dikkat Çekti

Politika ve yönetmeliklerin tasarlanması ve kurumsal destek sunulmasına yönelik kilit kararlar, bankaları enerji dönüşümüne yönelik kredi akışlarını hızlandırmaya teşvik edebilir.
Yenilenebilir enerji kapasitesinin 2030 yılına kadar üç katına çıkarılması hedefine ulaşılması, 2024-30 yılları arasında yıllık 400 milyar ABD dolarına varan bir yatırım açığıyla karşı karşıyadır. Fosil yakıt sektörüne 967 milyar ABD doları aktaran bankalar, sermayelerini yenilenebilir enerji sektörüne yeniden yönlendirerek bu açığı kapatabilir. 
Bankaların, fosil yakıtlara olan maruziyetlerini azaltmak için iklim değişikliği risklerini kredi verme kararlarına entegre etmeleri gerekirken, ticari olarak uygulanabilir olmayan yenilenebilir enerji projelerine fon akışını hızlandırmak için kredi güçlendirme desteğine de ihtiyaç duymaktadır. Hükümetler, Çok Taraflı Kalkınma Bankaları (MDB'ler) ve iki taraflı finans kuruluşları, kredi güçlendirme desteği için riskli ve imtiyazlı sermaye sağlayabilir. 
İklim değişikliği halihazırda finansal sistem için önemli bir risk olarak kabul edildiğinden, merkez bankaları ve düzenleyici kurumlar, ticari bankaları iklim değişikliği risklerini kredilendirme ve risk yönetimi uygulamalarına entegre etmeye teşvik etmek için kılavuzlar yayınlamakta ve düzenlemeler oluşturmaktadır.
Enerji Ekonomisi ve Finansal Analiz Enstitüsü (IEEFA) tarafından hazırlanan yeni bir brifing notuna göre, 11-22 Kasım 2024 tarihleri arasında Bakü'de düzenlenecek ve “İklim Finansmanı COP'u” olarak adlandırılan 29. Taraflar Konferansı'nda (COP29) farklı ülkelerin temsilcileri, bankaları yenilenebilir enerji sektörüne daha fazla kredi vermeye teşvik eden politikalar ve düzenlemeler tasarlamak ve kurumsal destek sunmak için önemli kararlar almalıdır. 
Not, küresel yenilenebilir enerji yatırım eğilimlerini ve yenilenebilir enerji kapasitesini 2023'ten 2030'a kadar üç katına çıkarma hedefini karşılamak için öngörülen boşlukları analiz ediyor. Bankalar, sermayeyi fosil yakıt sektöründen yenilenebilir enerjiye yönlendirerek, Uluslararası Enerji Ajansı'nın 2024'ten 2030'a kadar öngördüğü yıllık 400 milyar ABD doları tutarındaki yatırım açığını kapatabilir. 
IEEFA Güney Asya Direktörü Vibhuti Garg, “Sadece altı yıl kala, yenilenebilir enerji için 2030 hedefi çok uzak görünüyor, ancak gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasında artan işbirliği ve elverişli yerel politikalar bu açığı kapatabilir. Bakü'deki COP29'da müzakereciler, yenilenebilir enerjiyi üç katına çıkarma isteklerini, gelişmekte olan ve en az gelişmiş ülkelerdeki katalitik fon boşluğunu doldurmak için gelişmiş ülkeler tarafından desteklenen ek iklim finansmanı konusunda bir uzlaşı ile desteklemelidir” diyor.

Notta, farklı tahminler altında, yenilenebilir enerjiye yapılan küresel yatırımın arttığı belirtilerek, yenilenebilir enerjinin yatırımcılar arasındaki cazibesi vurgulanıyor. Bu yatırımlar 2019 yılında 329 milyar - 424 milyar USD aralığından 2023 yılında 570 milyar - 735 milyar USD aralığına yükselerek bu dönemde %73 - %78 oranında bir artış göstermiştir. Ancak, yenilenebilir enerjiyi üç katına çıkarma hedefine ulaşmak için 2024'ten 2030'a kadar yıllık ortalama 1 trilyon ila 1,5 trilyon ABD Doları arasında yatırım yapılması gerekecektir. Bu nedenle, 2024 ile 2030 yılları arasındaki ortalama finansman açığı yıllık 400 milyar ABD dolarına ulaşacaktır.
IEEFA Bangladeş Enerji Baş Analisti Shafiqul Alam; “Fosil yakıt sektörüne yönelik banka kredi akışları azalmakla birlikte, 2022 yılında hâlâ 967 milyar ABD Doları seviyesindeydi. Diğer taraftan, yenilenebilir enerji de dâhil olmak üzere düşük karbonlu kalkınma projelerine aynı yıl 708 milyar ABD doları aktarılmıştır. Bankalar, yenilenebilir enerji sektörüne daha fazla sermaye yönlendirerek öngörülen yatırım açığını kapatabilir” diyor.
Notta, bankaları değişime teşvik etmek için yenilenebilir enerji kredilerine öncelik vermek, bankalara kredi güçlendirme desteği sunmak, iklim değişikliğini bankaların politikalarına entegre etmek, yeşil taksonomilerin birlikte çalışabilirliği, finanse edilen emisyon açıklamalarını zorunlu hale getirmek ve para politikası araçları gibi çeşitli yollar vurgulanmaktadır. 
Shafiqul Alam; “Hükümetler, kredi riskini azaltmak için kısmi kredi riski garanti araçları oluşturabilir ve bankaları sektöre kredi akışını hızlandırmaya teşvik edebilir. Çok taraflı Kalkınma Bankaları (MDB'ler) ve iki taraflı finans kuruluşları, yerel yönetimlerin desteğiyle, yerel bankalara riskli ve imtiyazlı sermaye sağlayabilir ve kısmi risk garanti araçlarının oluşturulmasına yardımcı olabilir” diyor. 
Ayrıca merkez bankası, ticari bankaları termik santrallerden uzaklaşırken temiz enerji sektörüne yönelik sermaye akışını artırmaya teşvik etmek için manevi baskı kullanabilir.
Yenilenebilir Enerji Kapasitesinin Üç Katına Çıkarılması için Finansman Açığının Kapatılması Raporu
 



Slider Altına