Dr. Scott Tinker “Hiçbir enerji türü yenilenebilir değildir” dedi

Tanınmış enerji uzmanı Dr. Scott Tinker, Austin'deki Texas Üniversitesi Ekonomik Jeoloji Bürosu Direktörü, AIEN'in eski başkanı ve çok saygı duyulan Alfred J. Boulos onuruna AIEN tarafından düzenlenen yıllık konferans serisinde sunum yapmak üzere Miami’ye davet edildi. Uluslararası enerji müzakerecisi Dr. Tinker, enerji güvenliği, ekonomik refah ve iklim sürdürülebilirliği arasındaki karmaşık dengeyi ortaya çıkaran düşündürücü bir konferans sundu. Yenilenebilir enerji kavramına meydan okuması, devam eden enerji geçişi konusunda yoğun tartışmalara yol açtı.
Dr. Scott Tinker, Bu yıl Florida’da yapılan AIEN Uluslararası Enerji Zirvesi'ndeki konuşmasında; “Hiçbir enerji türü yenilenebilir değildir” dedi.
Dr. Tinker'in konuşması, enerji üçlemine; enerji güvenliği, ekonomik güvenlik ve iklim güvenliği arasında denge kurma ihtiyacına odaklandı. Ancak kendisinin de değindiği gibi öncelikler bir ülkenin ekonomik ve jeopolitik meselelerine göre hızla değişebiliyor.
Tinker konuşmasında şunları söyledi: “Enerji güvenliği ekonomik güvenliğin temelini oluşturur ve bu da sizin çevreye yatırım yapmanızı ve iklim güvenliğini elde etmenizi sağlar. Düşük emisyonlara odaklanarak başlarsanız, karşılanabilir veya güvenilir enerji elde edemezsiniz. Bu belirli üçgenin "radikal orta noktasına" odaklanmanız gerekir.
Paris anlaşmalarından önce orta yol ekonomiye doğru kayıyordu. Paris Anlaşması, iklime odaklanmayı çok daha sıkı hale getirdi. Sonra pandemi vurdu ve doğrudan ekonomiye geri döndük. COP26'dan sonra odak noktası tekrar iklime kaydı, ancak Ukrayna'daki savaşla doğrudan güvenliğe odaklanıldı. Her zaman üçünden ziyade birine odaklanacak önemli bir faktör vardır.
Enerji ve ekonomi iç içedir. Dünya nüfusunun %60'ı bir tür enerji yoksulluğu yaşıyor. Gelişmekte olan ekonomiler, uygun fiyatlı enerji için çaresiz durumda. Enerji, yoksulluğu sona erdirmeyecek. Ama enerji olmadan yoksulluğu bitiremeyiz.
Gelişmekte olan ülkeler için odak noktası daha çok güvenilir enerji, oysa gelişmiş dünya temiz enerji istiyor. Odak noktamız çok farklı.
Ülkelerin ESG taahhütlerini düşündüğümüzde, yine dünyanın neresinde olduğunuza bağlı olarak bu çok farklı bir anlama geliyor. ‘Çevre’; bu temiz hava mı yoksa temiz su anlamına mı geliyor? ‘Sosyal’; bu yeni bir kilise veya okul olabilir. ‘Yönetişim’; söz sahibi olabilmeniz için bir otokrattan azat edilmiş olmak gerekiyor."
Enerji geçişiyle ilgili olarak, Dr. Tinker netti - "Bunun olduğunu sanmıyorum. Ya maden çıkarmamız ya da atıkları (kullanılmış piller ve rüzgâr türbinleri gibi) toprağa geri boşaltmamız gerektiğinden, hiçbir enerji türü gerçekten yenilenebilir değildir. Sadece talebi karşılamak için yeni enerji kapasiteleri ekliyoruz ve emisyonları düşürmeye çalışıyoruz. Ancak ‘bugünün’ enerjisinden birdenbire ‘yarının’ enerjisine geçmeyeceğiz. O zıplamayı öylece yapamayız – ya sonrasında yere inişi yapamazsak…?”